Kudüs
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail-Filistin konusunda iki devletli çözümün değimsiz olması durumunda, ya BM’nin 1947 günlü 181 ayırma sonucuna kan dolaşımı seçeneği ve ya her insanın denk politik haklara ehil bulunduğu zamanı Filistin topraklarında yegâne devletli birlikte çözüm zımnında gideceklerini söyledi.
Abbas, engelleme altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinden, New York'taki Birleşmiş Milletler (BM) 76. Genel Kurulu'na videoteyp ileti yöntemiyle seslenme etti.
İsrail’in imzalanan anlaşmalara uymadığını ve kâffesi sulh girişimlerinden kaçındığını vurgulayan Abbas, “İşgal devletine, Doğu Kudüs de engelleme peyda eylemek gibi 1967 sınırlarındaki işgaline akıbet vermesi düşüncesince birlikte sene veriyoruz. Bu müddet içre Orta Doğu Dörtlüsü (Rusya, ABD, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler) nezdinde sınırı çizmeye ve kâffesi sorunları çözmeye hazırız. Aksi takdirde illet 1967 sınırları üstünde birlikte İsrail’i tanımaya bitmeme edeceğiz?” dedi.
Abbas Filistin halkının zat kaderini atama eylemek ve haklarını bildirme eylemek düşüncesince mücadelesini sürdürmeye bitmeme edeceğine aksan yaparak, “Filistinlilere, 1967 sınırlarının iki sert yerine Tarihi Filistin topraklarının yüzdelik 44'ünü verici 1947 günlü 181 mahdut Bölünme Kararına alakadar birlikte çözüme arka kan dolaşımı seçeneği de engelleme peyda eylemek gibi ürünler halkımıza açıktır.” ifadelerini kullandı.
Filistin halkının İsrail’in işgali ve ırka alakadar ayrımcı devlet politikasını ihya çabalarını sürdürmesini bildirme etmeyeceğine dikkati çekici Abbas, “Buna rağmen sahadaki gerçekler ve gelişmeler, Tarihi Filistin topraklarında her insanın mükemmel ve denk politik haklara kavuşacağı yegâne birlikte devlet çatısı altında yaşam sürmeyi dayatacaktır.” biçiminde konuştu.
Abbas, “İsrail’in tarzı yapması gerekiyor. Önündeki tercihler bunlardır ve intihap gerçekleştirmek zorundadır.” uyarısında bulundu.
İsrail ile Filistin arasındaki sulh görüşmeleri, İsrail'in, "1967 sınırlarını, mecburi göçe verilen bırakılan Filistinlilerin arka devir hakkını ve gayrikanuni Yahudi yerleşme birimlerinin inşasına akıbet vermeyi" bildirme etmemesi zımnında Nisan 2014'te durmuştu.
