Balıkesir
"Merinos Çiftliği" yerine 1943 senesinde Bandırma'da kurulan enstitü, devir süresince beş altı kere insan değiştirmesinin arkası esna 2015 yılından buyana "Koyunculuk Araştırma Enstitüsü" adıyla faaliyetlerine bitmeme ediyor.
Tarım ve Orman Bakanlığına ilişkin enstitü, "Islah ve Genetik", "Yemler ve Hayvan Besleme", "Su Ürünleri", "Üretim ve İşletme", "Yetiştirme Tekniği" bölümleriyle çalışmalarını sürdürüyor.
20 bin dönüm arazide müesses bulunan ve 78 senedir hayvancılığı imar etmek düşüncesince icraat tay tay arabası enstitüde bu sene kaz yetiştiriciliğine de başlandı.
Bandırma Koyunculuk ve Araştırma Enstitüsü Üretim İşletme Bölüm Başkanı Serkan Şengül, AA muhabirine, enstitü içerisinde kaz yetiştiriciliği şubesini faaliyete geçirdiklerini söyledi.
Kazların ıslah, kalıtım bilimi ve hizmetçi çalışmalarına başladıklarını tamlayan Şengül, "Genetik hastalıklara dayanım dair icraat yapılmaktadır. Islah çalışmalarında kalıtım bilimi ıslahat çalışmasının birlikte Türk tipi kazın testis ve et verimi iyileştirilmeye çalışılacaktır. Projelerle elan doğurgan kazlar üretmeye çalışacağız." sanarak konuştu.
Kazların tescilinin enstitü içerisinde yapılacağını anlatım fail Şengül, şöyleki bitmeme etti:
"Projemiz 'Türk kazı'nın tescili yönündedir. Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi'nde yetiştirilen kazın Türkiye'nin batısında da üretiminin yaygınlaştırılmasını istiyoruz. Projemiz, yetiştirdiğimiz kazların vatandaşların kullanımına sunulması ve tescilinin yapılmasına yöneliktir. Dünyada birtakım kazlar tescil edilmiştir. Biz de kazlarımızı 'Türk kazı' yerine tescil ettirmeyi planlıyoruz. Şu anda 99 yerli, 25 Alman asıllı 'mast' kazımız var. Besleme işlemleri enstitümüz içerisinde mevcut Hayvan Besleme ve Yemleme Bölüm Başkanlığınca yürütülüyor. Şubemizde Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne projelerimizi sunacağız. Gelecek sene baş döndürücü elan etraflıca icraat yapacağız."
"Kazlarımıza gözümüz kabil bakıyoruz"
Şengül, kazların sayısını bine çıkarmayı hedeflediklerini dile getirdi.
"Türk kazı"nın eksiksiz dünyada tanınacağını vurgulayan Şengül, şunları kaydetti:
"Kazlarımıza günce sayı farkı 200 gr. düzen veriyoruz, rutin yerine meraya çıkartılıyor ve onlar düşüncesince yaptığımız havuza girip serinliyorlar. Kazlarımızın uyarlama şartları sağlandıktan sonraları plan evresine geçilecek. Kazlarımıza gözümüz kabil bakıyoruz zira onlar bizim düşüncesince baş döndürücü şişman müşterek değer, tescilini de yaptıktan sonraları dünya ekonomimize baş döndürücü şişman yardım sağlayacağımızı düşünüyoruz. Yapacağımız icraat kararında tescil edeceğimiz 'Türk kazı', hastalıklara elan dirençli, testis verimi faziletkâr ve et verimi faziletkâr olacaktır."
Enstitü Müdürü Erdinç Veske de koyunculuk faaliyetlerinin indinde gayrı hayvancılık hikayelerinde da çalışkan gösteriş üstlendiklerini anlatım etti.
Veske, kaz yetiştiriciliğinin ehemmiyetli müşterek bulunduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Kaz yetiştiriciliği vatanımızda baş döndürücü müşterek tomar bilinmemesine karşın sağlam baş döndürücü ülkede ehemmiyetli müşterek toprak tutuyor. Son senelerde dijital yerine eksilme görülse de ahali elinde yetiştirilen kaz varlığının 2013 yılından itibaren artım eğiliminde bulunduğu söylenebilir. Bu artıştaki en şişman etkenlerden biri, kazların anadan görme üretimdeki elzem yerinin olmasıdır. Özellikle şita aylarında kırsalda canlı kişilerin hayvanca besin ihtiyacını karşılayan kaz, buna ekleyerek köyden kente hicret fail kişilerin da vazgeçemediği müşterek üründür."
